Cumhurbaşkanı Erdoğan: Akkuyu İle Farklı Lige Yükseldik
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 2024 Yılı Yenilenebilir Enerji Yatırımları Toplu Açılış Töreninde açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin enerji alanındaki stratejik hedeflerini ve sürdürülebilir enerjiye yönelik yol haritasını paylaşan Erdoğan, ülkenin enerji ithalatına bağımlılığını azaltma kararlılığını bir kez daha vurguladı. Halihazırda Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücü bakımından Avrupa’da 5., dünyada ise 11. sırada olduğunu belirten Erdoğan, bu alandaki yatırımları sürdüreceklerini ifade etti.
“ENERJİ ARZIMIZDA İTHAL KAYNAKLARA AİT PAY YÜZDE 70”Konuşmasında Türkiye'nin enerji portföyüne dair temel verileri paylaşan Erdoğan, “Enerji arzımızda ithal kaynaklara ait pay şu an yüzde 70 düzeyinde. Her yıl değişmekle birlikte 60 ila 100 milyar dolar civarında enerji kaynaklı bir ithalat faturamız var,” dedi. Enerji ithalatının Türkiye ekonomisi üzerindeki yüküne dikkat çeken Cumhurbaşkanı, bu bağımlılığın azaltılması için kapsamlı yatırımlar ve politikalar yürüttüklerini belirtti.
Bu hedef doğrultusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hedefimiz bu ithalatı düşürerek enerji faturamızı hafifletmek, nihai olarak da Türkiye'yi kaynakta ve teknolojide net ihracatçı bir ülke yapmaktır,” ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE KÜRESEL ENERJİ POLİTİKALARINI DA ETKİLEYEN BİR AKTÖRE DÖNÜŞTÜ”Geçtiğimiz hafta İstanbul’da düzenlenen Doğal Kaynaklar Zirvesi’ne de değinen Erdoğan, bu etkinliğin enerji dönüşümü, arz güvenliği, kritik mineraller ve hidrokarbonlar gibi alanlarda Türkiye’nin kapasitesini gözler önüne serdiğini ifade etti. “Ülkemizin enerji alanında farklı bir ivme yakaladığı herkes tarafından ifade ediliyor,” diyen Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin sadece kendi ihtiyaçlarını değil, küresel enerji politikalarını da etkileyen bir aktöre dönüştüğünü belirtti.
“2053 NET SIFIR EMİSYON HEDEFİMİZE ULAŞMAK İSTİYORUZ”Erdoğan, iklim değişikliği ile mücadele çerçevesinde Türkiye’nin kararlılığını da yineledi. “2053 net sıfır emisyon hedeflerimize ulaşmak için yenilenebilir enerji en önemli sacayaklarından birini oluşturuyor,” diyerek, çevreci ve sürdürülebilir enerji politikalarının yalnızca bir tercih değil, stratejik zorunluluk olduğunun altını çizdi.
Halihazırda Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücü bakımından Avrupa’da 5., dünyada ise 11. sırada olduğunu belirten Erdoğan, bu alandaki yatırımları sürdüreceklerini ifade etti.
“KENDİMİZLE YARIŞ HALİNDEYİZ”Yenilenebilir enerji alanındaki gelişmeleri “Türkiye olarak enerjide adeta kendimizle yarış halindeyiz” sözleriyle değerlendiren Erdoğan, törende açılışı yapılan projelerin bu mücadelenin bir göstergesi olduğunu belirtti. Türkiye’nin enerji yatırımlarının sadece bugünü değil, geleceği de güvence altına alacak nitelikte olduğunu belirtti.
“ENERJİ ARTAN ŞEKİLDE BEKA MESELESİ HALİNE GELİYOR”Küresel enerji krizlerinin etkilerine de değinen Erdoğan, enerji kaynaklarına erişimin ve arz güvenliğinin artık yalnızca teknik değil, doğrudan milli güvenlik konularından biri haline geldiğini söyledi. “Enerji arz güvenliğinin sağlanması hemen her devlet için bir beka meselesi haline dönüşmüştür,” diyen Erdoğan, ülkelerin enerji politikalarını bu gerçeklik temelinde şekillendirdiğini ifade etti.
Enerji arzı ve çevresel sürdürülebilirlik arasında yaşanan çelişkiye de dikkat çeken Cumhurbaşkanı, “Bir taraftan hayatımızı devam ettirmek için daha fazla enerji kullanırken, diğer taraftan hayatımızı sürdürdüğümüz çevreyi tahrip ediyoruz,” dedi. Bu noktada Erdoğan, enerji stratejilerinin hem üretim hem de tüketim süreçlerinde çevresel hassasiyetle yürütülmesi gerektiğini belirtti.
“AVRUPA’DAKİ ENERJİ KRİZİ UYARICI OLDU”Son yıllarda Avrupa’nın çeşitli bölgelerinde yaşanan enerji kesintilerinin enerji güvenliğinin önemini net bir şekilde ortaya koyduğunu söyleyen Erdoğan, enerji alanında yaşanabilecek krizlerin yalnızca ekonomik değil, toplumsal ve siyasi sonuçlar doğurabileceğini belirtti. “Gelecekte enerji kaynakları üzerindeki rekabet daha da sertleşecek, daha yıkıcı bir hal alacaktır,” diyerek küresel enerji rekabetine dikkat çekti.
“BİR DAMLA PETROLÜ İNSAN KANINDAN DEĞERLİ GÖREN ZİHNİYET DEĞİŞMEDİ”Enerji üzerinden yürütülen küresel çıkar mücadelelerine eleştiri yönelten Erdoğan, enerji politikalarının adil ve işbirliğine dayalı bir anlayışla yürütülmesi gerektiğini vurguladı. “Bir damla petrolü oluk oluk akan insan kanından daha değerli gören zihniyet hiç değişmedi, hiçbir zaman değişmeyecek,” sözleriyle Batılı enerji politikalarını eleştiren Erdoğan, Türkiye’nin bu yarışta adalet ve hakkaniyet ilkesini esas aldığını söyledi. “Biz enerji meselesini bir rekabet unsuru olarak değil, çıkarların uzlaşacağı, herkesin fayda sağlayacağı bir işbirliği vesilesi olarak görüyoruz,” dedi.
“GABAR VE KARADENİZ’DEKİ KEŞİFLERLE MAKUS TALİHİMİZ DEĞİŞTİRDİK”Türkiye’nin enerji alanında yaptığı somut keşif ve yatırımlara da değinen Erdoğan, Gabar ve Karadeniz’deki doğal gaz ve petrol keşiflerini “makus talihimizi değiştirdik” sözleriyle değerlendirdi. Nükleer enerji alanında ise Akkuyu Nükleer Güç Santrali ile Türkiye’nin farklı bir kulvara taşındığını ifade etti.
“Karadeniz ve Gabar'daki keşiflerimizle makus talihimizi değiştirdik. Akkuyu Nükleer Güç Santrali Projemizle ülkemizi farklı bir lige yükselttik. Yenilenebilir enerji kurulu gücü bakımından Avrupa'da 5., dünyada 11. sırada yer alıyoruz.”
MUHALEFETE ELEŞTİRİ: GÖZLERİNE BANT ÇEKMİŞLERSon 23 yılda Türkiye’nin enerji alanında büyük bir sıçrama gerçekleştirdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan muhalefeti eleştirerek, “Sadece yolsuzluk iddialarına değil, küresel ölçekte yaşanan gelişmelere de gözlerini kapatmışlar, daha doğrusu gözlerine bant çekmişler. Gözleri var ama görmüyorlar kulakları var ama duymuyorlar. Gerçekleri bal gibi bildikleri halde bunu dilllendirmiyorlar. Bir an önce kaçtıkları hakikatle yüzleşmelerini tavsiye ediyoruz. Sahte ve saçma tartışmalarla ülkemizin enerjisini tüketmeye çalışanlara inat Türkiye'nin enerjisini çoğaltmak için gece gündüz çalışıyoruz. Hakaretle tehditle değil burada olduğu gibi eserlerimizle projelerimizle konuşuyoruz. Türkiye'nin hızını yavaşlatan kutuplaştırma siyasetinin, bunu körükleyenler başta olmak üzere hiç kimseye bir faydasının olmadığı açıktır. Bugün ülkemizin en büyük ihtiyacı laf değil hizmet ve eserleri yarıştırmaktır.” dedi.