Tuncay Dinç kripto piyasasındaki tarihi çöküşü değerlendirdi: Vur kaç hareketi miydi?

ÖZEL HABER/ KEVSER KARADUMAN

Geçtiğimiz cuma gecesi kripto para piyasası, tarihinin en sert çöküşlerinden birine sahne oldu. Söz Haber Muhabiri Kevser Karaduman'a konuşan Borsa İstanbul’un eski CEO’su Tuncay Dinç, yaklaşık 1,6 milyon yatırımcının pozisyonlarının likide olduğunu ve tek bir günde Bitcoin’in piyasa değerinde 380 milyar dolarlık dalgalanma yaşandığını belirtti. Yaşananları 'tarihe geçen bir likidasyon' olarak değerlendiren Dinç, gümrük vergisi açıklamaları ve büyük balinaların hamlelerinin piyasadaki çöküşü tetiklediğini vurguladı.

"KRİPTO TARİHİNDE BENZERİ GÖRÜLMEMİŞTİ"

Dinç geçtiğimiz cuma yaşanan dev kripto çöküşünü 'tarihe geçen bir likidasyon hareketi' olarak tanımlayarak, piyasanın bir günde trilyon dolarlık sarsıntı yaşadığını kaydetti. Dinç'in konuya ilişkin açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

"Geçtiğimiz cuma günü kripto ekosistemindeki yaklaşık 1,6 milyon yatırımcının likidasyonuna tanık olarak şimdiye kadar ki en büyük likidasyon hareketinin tarihe geçişini hep beraber yaşadık. Kripto tarihinde buna benzer bir olay hiç görmemiştik. Bir kaç saat içinde 19-20 milyar dolarlık kaldıraçlı kripto pozisyonu likide edildi. Bu rakam önceki rekor ile karşılaştırdığımızda öncekinin 9 katına denk geliyor. Bu son likidasyon olayı, Şubat 2025'teki çöküşten yaklaşık 17 milyar dolar daha büyüktü ve Mart 2020'deki çöküş ve FTX'in iflasından sonra gelen likidasyondan da 19 kat daha büyük oldu. Tasfiye sürecinde Bitcoin, günlük 20 bin dolarlık bir mum grafiği kaydetti. Bu, tek bir günde Bitcoin'in piyasa değerinde 380 milyar dolarlık bir dalgalanmaya işaret ediyor. Toplamda 550 milyar dolara varan bir kayıp ve bazı varlıklar için yüzde 90’dan fazla değer kaybından bahsediyoruz. Hatta bazı varlıklarda değer sıfır noktasına kadar indi anlık olarak."

"PİYASADA YAŞANAN PANİK HAVASI DÜŞÜLERİ TETİKLEDİ"

10 Ekim Cuma günü Trump'ın Çin’e karşı ilan ettiği gümrük vergisi açıklamasından önce neredeyse bütün kripto varlıklarında büyük bir satış dalgası başladığnı öne süren Dinç, "Saat 16.30’da, bazı büyük balinalar kripto varlıklarında kısa pozisyon aldı. Saat 16.50’de ise Trump, Çin'e yüzde 100 gümrük vergisi uygulayacağını açıkladı. Hemen bunun arkasından bütün borsalarda gördüğümüz büyük düşüşler ile bu balinalar uzun pozisyonda bulunan bütün yatırımcıların pozisyonlarını nerdeyse sildi süpürdü. Bunun ana nedeni, aşırı kaldıraç ve riskin birleşimi gibi görünüyor. Likidasyonların dağılımına bakıldığında, uzun pozisyonların ağırlıklı olduğu görülüyor. Uzun pozisyonların kısa pozisyonların çok üzerinde olduğu ve beklentilerin pozitif olduğu bir noktada ciddi bir piyasa riski de eş zamanlı olarak oluşmuş oldu. Bunun yanında piyasada yaşanan panik havası, yatırımcıların ellerindeki varlıkları piyasa fiyatından bir an evvel çıkarmaya çalışmaları ve özellikle algorobotların birbiri ardına tetiklenmesiyle düşüşler olağanüstü seviyelere ulaştı." dedi.

"KRİPTO FENOMENLERİ BÜYÜK KAYIPLAR YAŞADI"

Dinç, gümrük vergisi kararının ardından yaşanan şokun kripto piyasasında zincirleme etki yarattığını ve yatırımcı güvenini derinden sarstığını vurgulayarak, "Gümrük vergisi kararının yarattığı ani şok, piyasaya bakışta büyük bir değişime yol açtı. Yıllardan beridir kripto fenomeni diye bilinen bir çok kripto influencer cüzdanlarının boşaldığını, çok büyük kayıplar yaşadıklarının haberini aldık. Hatta basında gördüğümüz kadarı ile Ukrayna’da Kostya Kudo adı ile bilinen influencer intihar etti. Aslında bu yaşananlar uzun dönemde bir değer kaybı beklentisi dolayısı ile olmasa da bu kadar kişinin sütten ağzının yanması bundan sonra daha dikkatli davranmalarını ve bir süre daha az risk ile hareket etmelerini getirecektir. Diğer yandan bazı borsalarda anlık emir girmek isteyen yatırımcıların emirlerinin sistem tarafından kabul edilmemesi ciddi bir problem ve düzenleyici kurumlar tarafından da ele alınması gereken bir sorun. Cuma gününe dair işlemlerin incelenmesi ve hatalı harketlerin cezalandırılması şart. Ama diğer yandan düzenleyiciler de bir öğrenme sürecinde ve bu konuda hızlı bir şekilde harekete geçmelerini beklemek gerçekçi değil. Hele ki insider bilgiye dayanarak manipülasyon yapılıyorsa, bu durum bunun politik bir kaynağının var olduğu anlamına gelir ki ABD’de buna karşı bir aksiyon alınması, şu an için olası gözükmüyor." ifadelerini kullandı.

"KISA VADELİ BİR VUR KAÇ HAREKETİYDİ"

Kripto varlıkların ilk dönemlerindeki anlamsız, uzun süreli ve büyük yükselişlerinin artık çok geride kaldığını belirten Dinç, "Kripto varlıkların içinde hiç bir içsel değeri olmayan, ama sadece alım satıma konu olması sebebi ile bir fiyatı olan varlıklar var. Öncelikle bu varlıkların temizlenmesinin artık daha kolay olacağını düşünüyorum. Piyasada altcoin diye bilinen varlıkların büyük kısmı bir süre sonra kendiliğinden tasfiye olacak zaten. Ama bu gerçeği Cuma günkü hareket ile karıştırmamak gerek. Cuma günü kısa pozisyonlardaki birikimin bir takım balinalar ve borsalar eli ile kullanılması sonucu kısa dönemli organize bir vur kaç hareketi yaşandı. Bunun uzun dönemdeki beklentileri etkileyeceğini düşünmüyorum. Kripto hala gelişime açık bir alan ve yükselen grafiği görmeye devam edeceğiz düye düşünüyorum." dedi.

"DÜNYADAKİ BÜTÜN GERİLİMLER GÜVENİ AZALTACAK"

Ticaret savaşlarında artan tansiyonun, varlık değerlerini koruma açısından altın ve bitcoin gibi alternatiflere yönelim sağladığını söyleyen Dinç, "Cuma günü yaşananları bunun dışında tutmak gerek. Çünkü burada organize bir hareketin izleri mevcuttu. Uzun vadede doların zayıflaması ve varlık sahiplerinin varlıklarını farklı sınıflara kaydırma tercihi 'alternatif değer saklama aracı' veya 'jeopolitik risk hedge’i' olarak görülebilecek kripto varlıklar açısından pozitif bir etken. Bunun hızlı bir şekilde gerçekleşmesini engelleyen faktörler ise regülasyonların ve sermaye kontrollerin artması ve henüz kriptonun yeterince benimsenmemiş olması. Uzun vadede dünya üzerindeki bütün gerilimler ülke paralarına olan güveni azaltacak ve alternatiflere doğru bir kayışı hızlandıracaktır." dedi.

KALDIRAÇLI İŞLEMDEKİ RİSKE DİKKAT!

Söz konusu geceyi Türk yatırımcılar açısından 'kara gece' olarak değerlendiren Dinç, "Türk yatırımcıların da 1.5-2 milyar dolar civarında kaybının olduğuna dair haberler dolaşıyor. Ülkemizde nüfüsun 13-14 milyonu kripto dünyasına bir şekilde dokunmuş ve bu dünyada varlıklarının bir anda eridiğini görmek bu kişiler için son derece üzücü. Tabii burada yatırımcı açısından risk kavramına dikkat etmekte ve özellikle kaldıraçlı işlem açarken bunun bütün varlıkların kaybı ile de sonuçlanabileceğini bilmekte fayda var. Varlık seçerken de sadece sosyal medyadan ya da gruplardan duydukları ile ne olduğunu dahi bilmedikleri bir varlığa yatırım yapmanın ne kadar riskli olduğunu yatırımcının bilmesi lazım." ifadelerini kullandı.

"BAZI KRİPTO VARLIKLAR İÇİN POZİTİF BİR HAVA ESECEK"

Kripto varlıklar bir felaketi daha atlatarak kaldığı yerden oyuna devam ettiğini belirten Dinç, "Bu son olay öncekileri gölgede bırakmış oldu, ama trend açısından o kadar da sarsıcı olmaz diye düşünüyorum. Bence FTX’in batışı piyasada çok daha önemli bir kayıptı. O da geçildi ve yola devam edildi. Ancak önümüzdeki dönemde özellikle gerçek dünya varlıklarına dayalı tokenlara yönelik yatırımcı ilgisinin artacağını ve altcoin tarafında yatırımcının artık daha dikkatli davranacağını tahmin edebiliyouz. Kripto varlıklar kurumsal kabul gördü ve hepsi değil ama bir kısmı için uzun dönemde çok pozitif bir hava eseceğini düşünüyorum." dedi.

"BİTCOİN ALTINA RAKİP DEĞİL"

Dinç, Bitcoin’in 'dijital altın' olarak görülebileceğini vurgulayarak, uzun vadede enflasyona karşı koruyucu bir araç olarak altının yanında yer alacağını söyledi ve şu ifadelere yer verdi:

"Bitcoin de bir nevi dijital altın gibi düşünülebilir. Üretimi sınırlı ve toplam rezerv belli. Ancak şu an için kripto varlıklara yönelik finansal kontroller ve kripto varlıkları paraya çevirip finansal sisteme sokarken ciddi kontroller mevcut. Suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi ve terörizmin finansmanın önlenmesine dair mevzuat kripto varlıklara daha sıkı kontroller gerektiriyor ve bitcoine ilişkin transferler de bu sebeple daha zahmetli olabiliyor. Altın finansal sistemin dışına daha kolay çıkabildiği ve özellikle ABD ile sorun yaşayabileceğini düşünen ülkeler için daha esnek bir seçenek sunarak burada bir adım öne geçiyor. Ama uzun vadede bitcoin enflasyon karşısında iyi bir koruyucu görevi görerek altına rakip değil, ama altın ile beraber kullanılacak bir enstrüman olma yolunda ilerliyor. Bu zaman alsa da engellenemeyecek bir gerçek."