Beyoğlu tacizcileri serbest bırakıldı!
Geçtiğimiz yıl, Beyoğlu’nda evine gitmekte olan 25 yaşındaki İ. A., sokakta yürürken iki erkek tarafından durduruldu. Mağdurun iddiasına göre, saldırganlar kadını yere düşürdü ve cinsel saldırıda bulundu. Olay anı, çevredeki güvenlik kameralarına yansıdı. Görüntüler, kısa sürede sosyal medyada yayılarak büyük tepki topladı.
Görüntülerin incelenmesi ve olay yeri incelemesinin ardından polis, şüphelileri yakalayarak gözaltına aldı. Semir Tarhan ve Ömer Konu isimli iki sanık, “birden fazla kişiyle birlikte cinsel saldırı” suçlamasıyla tutuklandı. Tutuklama süreci boyunca soruşturma devam etti ve dava dosyası İstanbul Adliyesi’ne intikal etti.
MAHKEME SÜRECİ
Davaya bakan mahkeme, sanıkların eylemlerini titizlikle inceledi. Mağdurun ifadeleri, güvenlik kamerası görüntüleri ve tanık beyanları doğrultusunda sanıkların suçlu olduğuna karar verildi. Tarhan’a 9 yıl, Konu’ya ise 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
Mahkeme, sanıkların cezaevinde geçirdikleri tutukluluk süresini dikkate alarak, cezanın infazı öncesinde tahliyelerine hükmetti. Bu karar, özellikle mağdurun yakın çevresi ve sosyal medyada büyük tartışma yarattı. Kadın hakları örgütleri, tahliyeyi eleştirirken, hukuki olarak sürecin usulüne uygun olduğunu belirten görüşler de dile getirildi.
KAMUOYUNUN TEPKİSİ
Sosyal medyada ve kadın hakları savunucuları tarafından yapılan açıklamalarda, “Ceza almış olmalarına rağmen tahliye edilmeleri mağdurun güvenliği ve toplum vicdanı açısından endişe yaratıyor” yorumları öne çıktı. Bazı hukukçular ise, mahkemenin tutukluluk süresini dikkate almasının usul açısından doğru olduğunu belirtti.
Olay, sadece hukuki boyutuyla değil, toplumsal adalet algısı açısından da tartışma konusu oldu. Uzmanlar, cinsel saldırı davalarında hem mağdur güvenliğinin hem de adaletin sağlanmasının büyük önem taşıdığını vurguladı. Bu tür davalarda ceza ve tahliye kararları arasındaki denge, kamuoyu ve hukuk çevrelerinde farklı yorumlara yol açıyor.