Gazeteci Barış Pehlivan 1 Yıl 3 Ay Hapis Cezasına Çarptırıldı!

Gazeteci Barış Pehlivan, bir savcıya yönelik haber yaptığı gerekçesiyle, 'haberleşmenin gizliliğini ihlal' suçlamasıyla 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Gazeteci Barış Pehlivan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda hakkında açılan davada 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldığını duyurdu. SÖZ KONUSU DAVADAN SAVCININ ARKADAŞLARI SORUMLU Pehlivan, ceza gerekçesinin Kilis’te görev yapan bir savcıya yönelik yaptığı haber olduğunu belirtirken, söz konusu davanın savcının arkadaşları tarafından yürütüldüğünün altını çizdi. "HİÇBİR KELİMESİ YALANLANAMADI" Pehlivan, Kilis Adliyesi’nde görevli bir savcı hakkında yazı kaleme aldı. Söz konusu savcının, AK Parti Şehitkamil İlçe Başkanlığı yaptığı dönemde trafikte yaşanan bir tartışmada silahla bir kişiyi yaraladığını, ayrıca 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kapatılan 'Müdafaa Demokrasi ve Hukuk Derneği' üyeliği bulunduğunu yazmıştı. Haber öncesinde savcıyı aradığını, kendisini tanıttığını ve sorularını yönelttiğini ifade eden Pehlivan, savcının da kendisine açık şekilde yanıt verdiğini belirtti. Pehlivan, "Yanıt hakkına saygım gereği sorularımı ilettim. O da açık açık yanıt verdi. Tüm bu bilgileri ve sorularımın yanıtını yayımladım. Hiçbir kelimesi yalanlanmadı." dedi. KİLİS’TE YARGILANMASINA TEPKİ GÖSTERDİ Pehlivan, yaşadığı şehir olan İstanbul’da değil, savcının görev yaptığı Kilis’te dava açılmasını da eleştirdi. İstanbul’da bulunmasına rağmen, davanın Kilis’te açıldığını ve itirazlarının reddedildiğini aktaran Pehlivan, sürecin bağımsız yargı ilkeleri açısından sorunlu olduğunu belirtti. Pehlivan, "Sözün özünde; hiçbir kelimesi yalanlanamayan yukarıdaki yazımı, yazının aktörü savcının mesai arkadaşları yargıladı. ‘Arkadaşlar’ arasında gerçekleşen bu davada karar çıktı." dedi. Pehlivan'ın paylaşımının tamamında şu ifadeler yer aldı: "Bugün 1 yıl 3 ay hapis cezası aldım. Nedenini paylaşmak istiyorum: Kilis Adliyesi’nde görev yapan bir savcı var. Savcı olmadan önce AKP'nin Şehitkamil ilçesinin başkanıydı. AKP’nin ilçe başkanıyken trafikte tartıştığı bir adamı silahla vurup, yaraladı. Ayrıca, FETÖ'nün hakim ve savcı adaylarını yargıya soktuğu ortaya çıkan ve 15 Temmuz’da KHK ile kapatılan Müdafaa Demokrasi ve Hukuk Derneği'nin 31 Mart 2016'ya kadar üyesiydi. Ben bu savcıyı aradım, kendimi tanıttım, kendisiyle ilgili haber yapacağımı belirttim. Bununla birlikte, yanıt hakkına saygım gereği sorularımı ilettim. O da açık açık yanıt verdi. Tüm bu bilgileri ve sorularımın yanıtını Cumhuriyet gazetesinde yayımladım. Lakin, bu savcı benden şikayetçi oldu. Olabilir. Garip tarafı; İstanbul’da yaşamama, gazetemin merkezi İstanbul olmasına rağmen dava Kilis’te açıldı. İtiraz ettik, kabul edilmedi. Sözün özünde; hiçbir kelimesi yalanlanamayan yukarıdaki yazımı, yazının aktörü savcının mesai arkadaşları yargıladı. “Arkadaşlar” arasında gerçekleşen bu davada da bugün karar çıktı. Sonuçta “haberleşmenin gizliliğini ihlal” suçundan 1 ay 3 hapis ile cezalandırıldım. Bu suçu nasıl işlediğimi bilmiyorum. Bugünün yargı sisteminde bu bu haklı sorumun bir anlamı olmadığını da biliyorum. Az daha unutuyordum… Savcının arkadaşı hakim bey, bir de beni bazı haklarıma yasak koymuş: Seçme, seçilme hakkı vs. En ironiği ise böylesi bir profilin savcı olduğu memlekette benim kamu görevinde çalışmamı da yasaklamış. Öyleyken böyle… Bu da geçer."