Prof. Dr. Ahmet Ercan'dan Ege Denizi İçin Tsunami Uyarısı

Gündem 23.05.2025 - 12:28, Güncelleme: 23.05.2025 - 16:39 443+ kez okundu.
 

Prof. Dr. Ahmet Ercan'dan Ege Denizi İçin Tsunami Uyarısı

Prof. Dr. Ahmet Ercan, Ege’de 7 büyüklüğünü aşan depremlerin tsunami riski taşıdığını belirterek, kıyı bölgeleri için uyarıda bulundu: "Tehlike hâlâ canlı."
Ege Denizi’nde yaşanan son depremin ardından gözler yeniden bölgedeki sismik hareketliliğe çevrildi. Türkiye ve Yunanistan kıyılarını etkileyebilecek potansiyel tehlikeler gündemdeki yerini korurken, Yer Fizikçisi ve Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, NTV'ye verdiği röportajda özel değerlendirmelerde bulundu.  Girit’te meydana gelen depremin Güney Ege dalma-batma kuşağına ait olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ercan, bu bölgedeki depremlerin genellikle 7 ila 7.5 büyüklüğünde gerçekleştiğini ve bu büyüklükteki sarsıntıların tsunami riski taşıdığını belirtti.  “DEPREM DEĞİL, TSUNAMİ CAN ALDI”  Geçmişte Ege’de yaşanan tsunamilerin etkilerine dikkat çeken Ercan, “Bu olaylar, Ege’de 5 ila 10 bin kişinin yaşamını yitirmesine neden oldu. Tsunamiler yalnızca Ege Adaları’nı değil, Yunanistan ve Anadolu kıyılarını da etkileyebilir” dedi. Ercan ayrıca, son deprem sonrası Türkiye ile Yunanistan arasında herhangi bir kırığın oluşmadığını da ifade etti.   BİR HAFTADA İKİ TSUNAMİ UYARISI   Yunan basınında yer alan haberlere göre, bölgedeki sarsıntıların ardından tsunami uyarıları yapıldı. Yetkililer, kıyı sakinlerini yüksek alanlara yönlendirirken, sarsıntı İsrail ve Mısır gibi daha uzak bölgelerde de hissedildi. Santorini Adası’na bir haftada ikinci kez tsunami alarmı verildi.   GÖZLER YENİDEN SANTORİNİ’YE ÇEVRİLDİ   Yunanistan’ı etkileyen son depremin ardından, geçtiğimiz aylarda sismik hareketlilik yaşanan Santorini Yanardağı yeniden gündeme geldi. Prof. Dr. Ercan, bu bölgede meydana gelen depremlerin, Afrika levhasının Ege Denizi altına dalması sonucu oluşan volkanik etkinliklerle ilişkili olduğunu söyledi.   TÜRKİYE’DEKİ FAY HATLARI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ NE OLACAK?   Ege Denizi’ndeki depremin Türkiye’deki fay hatlarını tetikleyip tetiklemeyeceği sorusu kamuoyunun gündeminde. Ercan, “Türkiye bir deprem ülkesidir ancak birinci dereceden tehdit altında değildir” diyerek, 8 şiddetinin üzerinde bir deprem beklemediğini dile getirdi. Konya’da meydana gelen 5.2 büyüklüğündeki depremin ise Tuz Gölü kırığıyla bağlantılı olduğunu, bu hattın maksimum bu seviyede depremler üretebileceğini ifade etti. Ayrıca artçı ya da ardışık depremlerin bölgedeki deprem çekincesini artırmadığını belirtti.  DAHA ÖNCE EGE’DE YAŞANAN TSUNAMİLER   Ege tarihinde iz bırakan doğa olaylarından biri olan Santorini patlaması, yalnızca bölgeyi değil tüm Akdeniz’i etkilemişti. Patlama sonrası oluşan dev tsunamiler, Girit’te Minos uygarlığını yok olma noktasına getirmişti. Arkeolojik veriler, bu afetin binlerce can kaybına neden olduğunu gösteriyor.  Tarihteki en yıkıcı olaylardan biri ise MS 365 yılında yaşanan ve yaklaşık 8.5 büyüklüğünde olduğu tahmin edilen Girit depreminin ardından oluşan tsunamiydi. Bu tsunami yalnızca Girit kıyılarını değil, İskenderiye dahil olmak üzere Doğu Akdeniz’i etkiledi. Roma İmparatorluğu topraklarında bile etkisi hissedilen tsunami, on binlerce kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı.   EGE’DE TEHLİKE GEÇMİŞ DEĞİL   Uzmanlara göre, Ege Denizi’ndeki dalma-batma zonu hala aktif. Özellikle Girit çevresinde yaşanabilecek 7 büyüklüğünü aşan depremlerin ardından tsunami oluşma riski yüksek. Bu nedenle kıyı bölgelerinde erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor. 
Prof. Dr. Ahmet Ercan, Ege’de 7 büyüklüğünü aşan depremlerin tsunami riski taşıdığını belirterek, kıyı bölgeleri için uyarıda bulundu: "Tehlike hâlâ canlı."

Ege Denizi’nde yaşanan son depremin ardından gözler yeniden bölgedeki sismik hareketliliğe çevrildi. Türkiye ve Yunanistan kıyılarını etkileyebilecek potansiyel tehlikeler gündemdeki yerini korurken, Yer Fizikçisi ve Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, NTV'ye verdiği röportajda özel değerlendirmelerde bulundu. 

Girit’te meydana gelen depremin Güney Ege dalma-batma kuşağına ait olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ercan, bu bölgedeki depremlerin genellikle 7 ila 7.5 büyüklüğünde gerçekleştiğini ve bu büyüklükteki sarsıntıların tsunami riski taşıdığını belirtti. 

DEPREM DEĞİL, TSUNAMİ CAN ALDI” 

Geçmişte Ege’de yaşanan tsunamilerin etkilerine dikkat çeken Ercan, “Bu olaylar, Ege’de 5 ila 10 bin kişinin yaşamını yitirmesine neden oldu. Tsunamiler yalnızca Ege Adaları’nı değil, Yunanistan ve Anadolu kıyılarını da etkileyebilir” dedi. Ercan ayrıca, son deprem sonrası Türkiye ile Yunanistan arasında herhangi bir kırığın oluşmadığını da ifade etti. 

 BİR HAFTADA İKİ TSUNAMİ UYARISI  

Yunan basınında yer alan haberlere göre, bölgedeki sarsıntıların ardından tsunami uyarıları yapıldı. Yetkililer, kıyı sakinlerini yüksek alanlara yönlendirirken, sarsıntı İsrail ve Mısır gibi daha uzak bölgelerde de hissedildi. Santorini Adası’na bir haftada ikinci kez tsunami alarmı verildi. 

 GÖZLER YENİDEN SANTORİNİ’YE ÇEVRİLDİ  

Yunanistan’ı etkileyen son depremin ardından, geçtiğimiz aylarda sismik hareketlilik yaşanan Santorini Yanardağı yeniden gündeme geldi. Prof. Dr. Ercan, bu bölgede meydana gelen depremlerin, Afrika levhasının Ege Denizi altına dalması sonucu oluşan volkanik etkinliklerle ilişkili olduğunu söyledi. 

 TÜRKİYE’DEKİ FAY HATLARI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ NE OLACAK?  

Ege Denizi’ndeki depremin Türkiye’deki fay hatlarını tetikleyip tetiklemeyeceği sorusu kamuoyunun gündeminde. Ercan, “ Türkiye bir deprem ülkesidir ancak birinci dereceden tehdit altında değildir” diyerek, 8 şiddetinin üzerinde bir deprem beklemediğini dile getirdi. Konya’da meydana gelen 5.2 büyüklüğündeki depremin ise Tuz Gölü kırığıyla bağlantılı olduğunu, bu hattın maksimum bu seviyede depremler üretebileceğini ifade etti. Ayrıca artçı ya da ardışık depremlerin bölgedeki deprem çekincesini artırmadığını belirtti. 

DAHA ÖNCE EGE’DE YAŞANAN TSUNAMİLER  

Ege tarihinde iz bırakan doğa olaylarından biri olan Santorini patlaması, yalnızca bölgeyi değil tüm Akdeniz’i etkilemişti. Patlama sonrası oluşan dev tsunamiler, Girit’te Minos uygarlığını yok olma noktasına getirmişti. Arkeolojik veriler, bu afetin binlerce can kaybına neden olduğunu gösteriyor. 

Tarihteki en yıkıcı olaylardan biri ise MS 365 yılında yaşanan ve yaklaşık 8.5 büyüklüğünde olduğu tahmin edilen Girit depreminin ardından oluşan tsunamiydi. Bu tsunami yalnızca Girit kıyılarını değil, İskenderiye dahil olmak üzere Doğu Akdeniz’i etkiledi. Roma İmparatorluğu topraklarında bile etkisi hissedilen tsunami, on binlerce kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı. 

 EGE’DE TEHLİKE GEÇMİŞ DEĞİL  

Uzmanlara göre, Ege Denizi’ndeki dalma-batma zonu hala aktif. Özellikle Girit çevresinde yaşanabilecek 7 büyüklüğünü aşan depremlerin ardından tsunami oluşma riski yüksek. Bu nedenle kıyı bölgelerinde erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor. 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sariyersoz.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.