Uydu görüntüleri katliamın boyutunu ortaya çıkardı: Sudan’da neler oluyor?

Dünya 31.10.2025 - 19:36, Güncelleme: 31.10.2025 - 19:36
 

Uydu görüntüleri katliamın boyutunu ortaya çıkardı: Sudan’da neler oluyor?

Sudan’ın Kuzey Darfur eyaletinin merkezi Faşir, orduyla 30 aydır savaşan Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) eline geçti. Uydu görüntülerine yansıyan toplu infazlar, yıkılmış hastaneler ve yakılan mahalleler, kentte büyük bir katliamın yaşandığını ortaya koyuyor. Türkiye’nin Hartum Büyükelçisi Fatih Yıldız, “Sudan’da, günün birinde tüm insanlığın Bosna ve Ruanda gibi utançla anacağı günleri yaşıyoruz” sözleriyle uluslararası kamuoyuna seslendi. Bölgeden gelen bilgilere göre, yalnızca son üç günde en az 2 bin kişi hayatını kaybetti.
Sudan’ın Kuzey Darfur eyaletinin merkezi Faşir kenti, orduyla 30 aydır süren savaşın ardından Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK/RSF) eline geçti. Kentin düşmesi, Darfur’daki ordunun son kalesinin kaybı anlamına geliyor.  Birleşmiş Milletler (BM), kentte “yargısız infazlar”ın yaşandığına dair güvenilir bilgiler aldıklarını bildirirken, Yale Üniversitesi İnsani Araştırmalar Laboratuvarı tarafından yayımlanan uydu görüntüleri toplu katliam iddialarını doğruladı.  UYDU GÖRÜNTÜLERİNDE TOPLU İNFAZ İZLERİ  Yale Üniversitesi’nin analizine göre, 27 Ekim’de kaydedilen uydu görüntülerinde HDK’ye ait çok sayıda aracın sivillerin sığındığı alanlarda devriye gezdiği, bazı yolları kapattığı ve çevresinde kırmızı karaltıların görüldüğü belirlendi.  İncelemelerde bu karaltıların üzerinde kümelenmiş insan boyutlarında cisimler olduğu tespit edildi. Bu yığınların, cansız bedenlerden oluştuğu ve önceki tarihlere ait görüntülerde yer almadığı belirlendi.  Raporda bu bulgular, “HDK’nin Faşir’de toplu infaz yaptığına dair kanıt” olarak değerlendirildi. Uydu görüntüleri ayrıca kaçmaya çalışan insanların hastaneler ve şehir çevresindeki toprak duvarların yakınında topluca öldürüldüğünü gösteriyor.  SAĞLIK TESİSLERİ VE HASTALAR HEDEFTE  Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Faşir’deki Suudi Hastanesi’nde yaşananlara ilişkin yaptığı açıklamada,  “Sudan'ın Faşir kentindeki Suudi Hastanesi’ne yönelik son saldırılar ve sağlık çalışanlarının kaçırılmasının ardından 460'tan fazla hasta ile refakatçinin trajik şekilde öldürüldüğüne dair haberler karşısında dehşete düştük ve derinden sarsıldık.”  ifadelerini kullandı.  DSÖ verilerine göre, Sudan’da çatışmaların başladığı Nisan 2023’ten bu yana sağlık tesislerine yönelik 185 saldırı doğrulandı. Bu saldırılarda 1204 hasta ve sağlık çalışanı öldü, 416 kişi yaralandı.  KUŞATMA ALTINDA AÇLIK VE YOKLUK  RSF’nin kontrolündeki kentte, yaklaşık 250 bin sivil —130 bini çocuk— yardımlardan mahrum durumda. BM’nin çocuk ajansı UNICEF, Faşir’in “yetersiz beslenme, hastalık ve şiddetin her gün can kaybına yol açtığı bir merkez” haline geldiğini bildirdi.  UNICEF İcra Direktörü Catherine Russell, “Yıkıcı bir trajediye tanık oluyoruz; UNICEF’in hayat kurtaran beslenme hizmetleri engellenirken Faşir’deki çocuklar açlıktan ölüyor.” dedi.  Kentte yiyecek fiyatları astronomik seviyelere ulaştı. Mısır ve darı fiyatları 300 bin ila 350 bin Sudan Lirası arasında seyrediyor. Sağlık çalışanları, “Yaraları kapatmak için gazlı bez yerine cibinlik kullanmak zorunda kalıyoruz.” diyerek imkansızlıkları anlatıyor.  SUDAN SALGINLAR VE YARDIM ENGELLERİ İLE KARŞI KARŞIYA  Sudan, son yılların en kötü kolera salgınlarından birini yaşıyor. UNICEF verilerine göre Temmuz 2024’ten bu yana 96 binden fazla şüpheli vaka ve 2 bin 400 ölüm bildirildi.  Birleşmiş Milletler öncülüğündeki Kuruluşlar Arası Daimi Komite (IASC), “Sudan’daki felaket seviyesindeki insani durum karşısında acil uluslararası müdahale” çağrısı yaptı. Açıklamada, “Sudan’da her 3 kişiden 2’si insani yardıma ihtiyaç duyuyor. Nisan 2023’ten bu yana yaklaşık 12 milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldı… Yargısız infazlar, sivillere yönelik saldırılar, ev baskınları ve sivillerin güvenli bir yere ulaşmasının engellenmesi hakkında güvenilir bilgiler edindik.”  ifadeleri yer aldı.  BM Sözcüsü Stephane Dujarric de, ülkenin yardım çalışanlarını sınır dışı etmesi üzerine yaptığı açıklamada, “Tüm tarafları, sivilleri korumaya ve güvenli insani yardım erişimini sağlamaya çağırıyoruz.” dedi.  ETNİK GERİLİM VE SAVAŞIN EKONOMİSİ  Darfur bölgesinde süregelen çatışmalar etnik gerilimleri yeniden alevlendirdi. Faşir’in nüfusunun büyük kısmı Afrikalı kabilelerden (Fur, Zaghawa, Masalit) oluşurken, RSF’nin çoğunluğu Arap kökenli savaşçılardan ve paralı askerlerden meydana geliyor.  BBC’ye konuşan Sudanlı analist Dallia Abdelmoniem, “Faşir, Darfur’da ordunun kontrolündeki son şehir. RSF bağımsızlık ilan edebilir ya da bölünme için bastırabilir.” değerlendirmesinde bulundu.  Çatışmanın arkasında ekonomik çıkarlar da var. RSF lideri Muhammed Hamdan Dagalo’nun Darfur’daki altın madenlerini kontrol ettiği, bu kaynakların savaşı finanse ettiği iddia ediliyor. BM raporları da altın ticaretinin çatışmanın “birincil finansman kaynağı” olduğunu belirtiyor.  ULUSLARARASI TEPKİLER: TÜRKİYE'DEN AÇIKLAMA  Sudan’daki gelişmelere uluslararası tepkiler artıyor. Türkiye’nin Hartum Büyükelçisi Fatih Yıldız, X hesabından yaptığı paylaşımda,  “Sudan’da, günün birinde tüm insanlığın Bosna ve Ruanda gibi utançla anacağı günleri yaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.  Birleşmiş Milletler, Dünya Sağlık Örgütü, UNICEF ve insani yardım kuruluşları, “Faşir kuşatmasının kaldırılması, sivillerin korunması ve insani yardımların güvenli şekilde ulaştırılması” için çağrılarını yineledi.  DARFUR’DA SAVAŞIN KÖKENİ VE KATLİAMA GİDEN SÜREÇ  Sudan’daki iç savaş, Nisan 2023’te ordu komutanı General Abdülfettah el-Burhan ile eski müttefiki olan Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK/RSF) lideri Muhammed Hamdan Dagalo (Hemedti) arasındaki güç mücadelesiyle başladı. Başkent Hartum’da patlak veren çatışmalar kısa sürede ülkenin batısına, özellikle de Darfur bölgesine yayıldı.  Darfur, geçmişte de etnik temelli şiddet ve soykırım iddialarıyla anılmış bir bölgeydi. 2003’te yaşanan katliamlardan sonra kurulan ve hükümetin desteklediği Cancavid milislerinden türeyen RSF, bugün aynı topraklarda yeniden sivillere yönelik ağır suçlarla itham ediliyor.  Çatışmalar ilerledikçe RSF, Darfur’un büyük bölümünü kontrol altına aldı ve bölgedeki son ordu kalesi olan Faşir’i aylar süren kuşatmanın ardından geçtiğimiz pazar günü ele geçirdi.
Sudan’ın Kuzey Darfur eyaletinin merkezi Faşir, orduyla 30 aydır savaşan Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) eline geçti. Uydu görüntülerine yansıyan toplu infazlar, yıkılmış hastaneler ve yakılan mahalleler, kentte büyük bir katliamın yaşandığını ortaya koyuyor. Türkiye’nin Hartum Büyükelçisi Fatih Yıldız, “Sudan’da, günün birinde tüm insanlığın Bosna ve Ruanda gibi utançla anacağı günleri yaşıyoruz” sözleriyle uluslararası kamuoyuna seslendi. Bölgeden gelen bilgilere göre, yalnızca son üç günde en az 2 bin kişi hayatını kaybetti.

Sudan’ın Kuzey Darfur eyaletinin merkezi Faşir kenti, orduyla 30 aydır süren savaşın ardından Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK/RSF) eline geçti. Kentin düşmesi, Darfur’daki ordunun son kalesinin kaybı anlamına geliyor. 

Birleşmiş Milletler (BM), kentte “yargısız infazlar”ın yaşandığına dair güvenilir bilgiler aldıklarını bildirirken, Yale Üniversitesi İnsani Araştırmalar Laboratuvarı tarafından yayımlanan uydu görüntüleri toplu katliam iddialarını doğruladı. 

UYDU GÖRÜNTÜLERİNDE TOPLU İNFAZ İZLERİ 

Yale Üniversitesi’nin analizine göre, 27 Ekim’de kaydedilen uydu görüntülerinde HDK’ye ait çok sayıda aracın sivillerin sığındığı alanlarda devriye gezdiği, bazı yolları kapattığı ve çevresinde kırmızı karaltıların görüldüğü belirlendi. 
İncelemelerde bu karaltıların üzerinde kümelenmiş insan boyutlarında cisimler olduğu tespit edildi. Bu yığınların, cansız bedenlerden oluştuğu ve önceki tarihlere ait görüntülerde yer almadığı belirlendi. 

Raporda bu bulgular, “HDK’nin Faşir’de toplu infaz yaptığına dair kanıt” olarak değerlendirildi. Uydu görüntüleri ayrıca kaçmaya çalışan insanların hastaneler ve şehir çevresindeki toprak duvarların yakınında topluca öldürüldüğünü gösteriyor. 

SAĞLIK TESİSLERİ VE HASTALAR HEDEFTE 

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Faşir’deki Suudi Hastanesi’nde yaşananlara ilişkin yaptığı açıklamada, 

“Sudan'ın Faşir kentindeki Suudi Hastanesi’ne yönelik son saldırılar ve sağlık çalışanlarının kaçırılmasının ardından 460'tan fazla hasta ile refakatçinin trajik şekilde öldürüldüğüne dair haberler karşısında dehşete düştük ve derinden sarsıldık.” 
ifadelerini kullandı. 

DSÖ verilerine göre, Sudan’da çatışmaların başladığı Nisan 2023’ten bu yana sağlık tesislerine yönelik 185 saldırı doğrulandı. Bu saldırılarda 1204 hasta ve sağlık çalışanı öldü, 416 kişi yaralandı. 

KUŞATMA ALTINDA AÇLIK VE YOKLUK 

RSF’nin kontrolündeki kentte, yaklaşık 250 bin sivil —130 bini çocuk— yardımlardan mahrum durumda. BM’nin çocuk ajansı UNICEF, Faşir’in “yetersiz beslenme, hastalık ve şiddetin her gün can kaybına yol açtığı bir merkez” haline geldiğini bildirdi. 

UNICEF İcra Direktörü Catherine Russell, “Yıkıcı bir trajediye tanık oluyoruz; UNICEF’in hayat kurtaran beslenme hizmetleri engellenirken Faşir’deki çocuklar açlıktan ölüyor.” dedi. 

Kentte yiyecek fiyatları astronomik seviyelere ulaştı. Mısır ve darı fiyatları 300 bin ila 350 bin Sudan Lirası arasında seyrediyor. Sağlık çalışanları, “Yaraları kapatmak için gazlı bez yerine cibinlik kullanmak zorunda kalıyoruz.” diyerek imkansızlıkları anlatıyor. 

SUDAN SALGINLAR VE YARDIM ENGELLERİ İLE KARŞI KARŞIYA 

Sudan, son yılların en kötü kolera salgınlarından birini yaşıyor. UNICEF verilerine göre Temmuz 2024’ten bu yana 96 binden fazla şüpheli vaka ve 2 bin 400 ölüm bildirildi. 

Birleşmiş Milletler öncülüğündeki Kuruluşlar Arası Daimi Komite (IASC), “Sudan’daki felaket seviyesindeki insani durum karşısında acil uluslararası müdahale” çağrısı yaptı. Açıklamada, “Sudan’da her 3 kişiden 2’si insani yardıma ihtiyaç duyuyor. Nisan 2023’ten bu yana yaklaşık 12 milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldı… Yargısız infazlar, sivillere yönelik saldırılar, ev baskınları ve sivillerin güvenli bir yere ulaşmasının engellenmesi hakkında güvenilir bilgiler edindik.” 
ifadeleri yer aldı. 

BM Sözcüsü Stephane Dujarric de, ülkenin yardım çalışanlarını sınır dışı etmesi üzerine yaptığı açıklamada, “Tüm tarafları, sivilleri korumaya ve güvenli insani yardım erişimini sağlamaya çağırıyoruz.” dedi. 

ETNİK GERİLİM VE SAVAŞIN EKONOMİSİ 

Darfur bölgesinde süregelen çatışmalar etnik gerilimleri yeniden alevlendirdi. Faşir’in nüfusunun büyük kısmı Afrikalı kabilelerden (Fur, Zaghawa, Masalit) oluşurken, RSF’nin çoğunluğu Arap kökenli savaşçılardan ve paralı askerlerden meydana geliyor. 

BBC’ye konuşan Sudanlı analist Dallia Abdelmoniem, “Faşir, Darfur’da ordunun kontrolündeki son şehir. RSF bağımsızlık ilan edebilir ya da bölünme için bastırabilir.” değerlendirmesinde bulundu. 

Çatışmanın arkasında ekonomik çıkarlar da var. RSF lideri Muhammed Hamdan Dagalo’nun Darfur’daki altın madenlerini kontrol ettiği, bu kaynakların savaşı finanse ettiği iddia ediliyor. BM raporları da altın ticaretinin çatışmanın “birincil finansman kaynağı” olduğunu belirtiyor. 

ULUSLARARASI TEPKİLER: TÜRKİYE'DEN AÇIKLAMA 

Sudan’daki gelişmelere uluslararası tepkiler artıyor. Türkiye’nin Hartum Büyükelçisi Fatih Yıldız, X hesabından yaptığı paylaşımda, 

“Sudan’da, günün birinde tüm insanlığın Bosna ve Ruanda gibi utançla anacağı günleri yaşıyoruz.” ifadelerini kullandı. 

Birleşmiş Milletler, Dünya Sağlık Örgütü, UNICEF ve insani yardım kuruluşları, “ Faşir kuşatmasının kaldırılması, sivillerin korunması ve insani yardımların güvenli şekilde ulaştırılması” için çağrılarını yineledi. 

DARFUR’DA SAVAŞIN KÖKENİ VE KATLİAMA GİDEN SÜREÇ 

Sudan’daki iç savaş, Nisan 2023’te ordu komutanı General Abdülfettah el-Burhan ile eski müttefiki olan Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK/RSF) lideri Muhammed Hamdan Dagalo (Hemedti) arasındaki güç mücadelesiyle başladı. Başkent Hartum’da patlak veren çatışmalar kısa sürede ülkenin batısına, özellikle de Darfur bölgesine yayıldı. 

Darfur, geçmişte de etnik temelli şiddet ve soykırım iddialarıyla anılmış bir bölgeydi. 2003’te yaşanan katliamlardan sonra kurulan ve hükümetin desteklediği Cancavid milislerinden türeyen RSF, bugün aynı topraklarda yeniden sivillere yönelik ağır suçlarla itham ediliyor. 

Çatışmalar ilerledikçe RSF, Darfur’un büyük bölümünü kontrol altına aldı ve bölgedeki son ordu kalesi olan Faşir’i aylar süren kuşatmanın ardından geçtiğimiz pazar günü ele geçirdi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sariyersoz.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.