Son zamanlarda çocuklarda görülen şiddet vakaları toplumu derinden sarsıyor. Çocukların şiddete ve hatta öldürmeye yönelik davranışları ile karşısındakine zarar verme eğilimlerinin arttığı gözlenmekte.
Yaşanan olaylar ve uzman görüşleri, çocuklardaki bu şiddet eğilimi izlenen film, videolardan ve oynanan oyunlardan kaynaklı olduğu yönünde. Çocukların oynadığı oyunlardaki karakterlerle kendilerini özdeşleştirdiği ve çevresindeki insanları oyundaki düşman yada yok edilmesi gereken karakterler gibi algıladıkları görülmekte. Çocuk şiddeti bir oyun gibi görmekte. Oyunu kazanmak içinde herkesi yok etmek zorunda olduğunu zihninde kabul ediyor.
Bazı oyunlarda ise çocuk istismarı ve uygunsuz davranışlar yer alabiliyor. Bu da çocuğu siber zorbalığa ve tacize maruz bırakabiliyor yada yapmaya teşvik edebiliyor. Şiddet içeren oyunları oynamanın saldırgan düşüncelerde, duygu ve davranışlarda artışlara yol açtığı da ortaya konulmuş durumda.
Her geçen günde şiddet içerikli oyunlar artmaktadır. Popüler olan oyunlarda da şiddet, cinayet, öldürme unsurunun ön planda olduğu görülmekte. Gerçeklikten kopan çocuk, sanal gerçeklikte yaşıyor ve saldırganlaşıyor.
Piyasada ve internetten satılan ve kolaylıkla alınabilen şiddet, ölüm, zehir, cinayet vs konulu oyanlara en az 17 yaş sınırı ve oyun bilgilerinde "yoğun derece gerçekçi şiddet" ifadesi geçmelidir. Oyun ambalajında ve oyun içeriğinde bu uyarılar mutlaka yapılmalıdır. Ebeveynlerin çocuklarının yaşına uygun olmayan içeriklere maruz kalıp kalmadığını takip etmesi gerekiyor.
Bakanlıkta satış noktalarında denetimleri arttırmalı, yaş sınırına ve içeriğe uymayan ürün ve satıcılar hakkında işlem yapmalıdır.

