Sosyal medya sayesinde bir anda popülerleşen ve kısa sürede unutulan nesneler, gençlerin ve yetişkinlerin “anlık mutluluk” kaynağı haline gelmesinin piyasaya etkisi oldukça önemli. Hızlı tüketim (meşrubat, şekerleme vb) ve çabuk unutulan trend ürünler (örneğin, hızlı moda, tek kullanımlık elektronik cihazlar veya sosyal medya odaklı geçici ürünler)dir. Hızlı tüketim malları, hızla satılan, tüketiciler için uygun fiyatlı ve şirketler için yüksek ciroya sahip ürünlerdir. Hızlı tüketim mallarının raf ömrü, yüksek tüketici talebi (örneğin, meşrubatlar ve şekerlemeler) veya çabuk bozulabilen ürünler (örneğin, et, süt ürünleri ve unlu mamuller) nedeniyle kısadır. Doğrudan tüketiciye cazip gelen ve tüketim kolaylığı nedeniyle tercih edilen bu ürünler çevre kirliliğine ve atıkların değerlendirilmesi için harcanan kaynak israfına neden olmaktadır.  Ekonomik sürdürülebilirlik, kaynakların verimli kullanımı, uzun vadeli büyüme ve çevresel/sosyal dengelerin korunması anlamına gelir. Bu ürünler, tüketim döngüsünü hızlandırarak anlık ekonomik canlanma sağlasa da kaynak israfı, çevre tahribatı ve sosyal maliyetler nedeniyle uzun vadeli istikrarı tehdit eder. Bu ürünlerdeki temel amaç alışverişi hızlandırmak ve kazanç elde etmek olduğundan çevre ve kaynaklar göz ardı edilmektedir. Tüketiciler, daha az alım yaparak (örneğin, kaliteli ve uzun ömürlü ürünler tercih ederek) etkiyi azaltabilir. Şirketler de sürdürülebilirlik atık zorunluluğu getirilmesi, hızlı tüketim yerine yavaş moda veya trendlerden kaçınma stratejileri ekonomik istikrar sağlar. Formun ÜstüSosyal medya uygulamaları trendleşen ürünlerin yaygınlaşmasını tanınmasını hızla arttırmakta. Piyasada ihtiyacı olmadığı halde ürünü alan tüketici hem bütçe dengesini bozmakta hem de ihtiyacı olmadığı halde ürünü alarak israf ekonomisine neden olmakta. Bu ilerleyen süreçte tüketici için alışkanlık haline gelmesi tüketim çılgınlığına da neden olabilecektir. Tüketici bu tür hızlı tüketim ürünleri, moda ve sosyal medya trendleri ile satılan ürünlere karşı mesafeli olmalı. Tüketici "al-kullan-at" kültürünü edinir ve bireysel borçlanmayı artırır. Özellikle genç tüketicilerimiz sosyal medyadaki trendleşen ürünlerden etkilendiğini ve alışverişlerinde ön planda tuttuklarını, gösterişli olmasına önem verdiklerini söyleyebiliriz. Bu kültürde, kaliteli parçalar yerine trendy olanı, modayı ve toplum içinde sosyal statü göstergesi olmayı sağlayan ürünleri tercih etmektedir. Büyük bir ekonomiyi doğuran bu tüketim alışkanlıkları, şirketleri bu alışkanlık türüne göre üretim, satış ve pazarlama yapmaya zorlar. Markalara, sosyal medyaya ve influencer'lara bağımlı hale getirmektedir. Tüketici hızlı tüketim ve çabuk unutulan trend olmuş ürünler yerine uzun süre kullanabilecekleri, modası geçmeyen ürünleri tercih etmeli, bütçelerine göre planlama yapmaları gerekir Av. İbrahim GÜLLÜ TÜKONFED (Tüketici Konfederasyonu) Başkan Vekili