Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan: Elektronik sigara sanıldığı kadar masum değil

Özel Haberler 24.11.2025 - 11:21, Güncelleme: 25.11.2025 - 10:32
 

Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan: Elektronik sigara sanıldığı kadar masum değil

Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, elektronik sigaranın gençlerde yarattığı tahribatı ve toplumun farkında olmadığı riskleri anlatarak, “Elektronik sigara sanıldığı gibi zararsız değil, akciğerlerde ciddi bozulmalara yol açıyor” dedi.
ÖZEL HABER/ YAĞMUR ERTÜRK Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, elektronik sigaranın gençlerde yarattığı tahribatı ve toplumun farkında olmadığı riskleri anlattı. GENÇLERİ ELEKTRONİK İSGARAYA İTEN SOSYAL VE PSİKLOJİK SEBEPLER Elektronik sigaraya başlamada gençleri en çok etkileyen sosyal ve psikolojik faktörlerin ne olduğuyla ilgili konuşarak başladığımız röportajımızda Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan bu alışkanlığın neden olduğu bazı etkenlerden bahsetti. Özyurtkan, "Bu konu aslında geniş bir mesele fakat benzer yanları olduğu için sigara üzerinden örneklendirebiliriz. Yani gençler sigaraya ne sebeple başlıyorsan elektronik sigaraya da o sebeple başlıyor. Örneğin; arkadaşlar birbirinden göre göre, can sıkıntısı, 'ben büyüdüm' gibi söylemlerle kendilerini topluma kabul ettirme göstergesi olarak düşünebiliyorlar. Bu durumun çeşitli psikolojik etmenleri de var ama elektronik sigara bunlardan biraz daha ilerde. Çünkü gençler aklı başında kişiler sigaranın zararlarını biliyorlar, bile bile başlıyorlar. Fakat elektronik sigaranın piyasaya sunulurken 'daha az zararlı' şeklindeki yanlış reklama belki daha fazla kandıkları için elektronik sigara kullanımına biraz daha önem verip, 'sigaraya başlayınca kötü oluyor ama elektronik sigara daha az kötü bu yüzden onu tercih ediyoruz' demeye yönlenmiş olabiliyorlar. Bu şekilde gençler elektronik sigaraya daha fazla kayma düşüncesindeler şu anda" şeklinde konuştu. ELEKTRONİK SİGARANIN AKCİĞERLERDE BIRAKTIĞI TIBBİ TAHRİBAT Elektronik sigaranın akciğerlerde kısa ve uzun vadede oluşturduğu tıbbi etkileri açıklayan Özyurtkan, "Elektronik sigaranın normal sigardan birkaç farkı var. bunların arasında en önemlisi tütün içermemesi. Tütün içermemesi akciğere sigara kadar büyük bir etki vermiyor. Lakin içeriğine baktığımız zaman tütün içermemesine rağmen yine nikotin içermekte ve yine zararlı, kanserojen maddeleri sigara gibi içerisinde bulunduruyor. Dolayısıyla elektronik sigara, sigaranın akciğerde bıraktığı zararı bizde bırakıyor. Yani ne biliyoruz biz bunun hakkında; akciğer kanserine zemin hazırlıyor, akciğerin dokusunda yani hava yolu dediğimiz hava pasaj yolunda iltihaplanmalar yaratıyor, o bölgenin yapısını bozuyor ve zamanla o bölgeyi kanserleştirmeye başlıyor. Öncelikle dumanı içlerine çektiği zaman gençler, duman önce boğazdan geçiyor boğazımızda yanıklar, tahriş, öksürük gibi sıkıntılar yaratabiliyor. Akciğerlere ulaştığı zaman zatürreye sebebiyet vermesinin yanında akciğerlerin çalışma ritmini bozuyor. Bir de literatüre geçmiş bir tabir var, elektronik sigara kullanımına bağlı akciğer hasarı diye özel bir tabir yaratıldı. Çünkü bu olayların bir araya gelmesi yani; akciğerde atipik dediğimiz normalden farklı zatürre türlerinin görülmesi, akciğerde bazı yapısal bozuklukların meydana gelmesi hepsi birleşiyor ve genelde bu birleşmenin elektronik sigara kullananlarda daha sık görüldüğünü bilim insanları keşfediyor. Bu tabirin doğuşu da bu şekilde olmuş diyebiliriz. Ama dediğim gibi nikotinin ve normal sigaranın yarattığı zararları; kanser, bronşit, astım, alerji, amfizem gibi durumlar elektronik sigara kullanımında da gayet fazla oranda görmekteyiz" dedi. 'CİĞER SÖNMESİ' İDDİASI NE KADAR DOĞRU? Sosyal medyada sıkça gördüğümüz elektronik sigara kullanımı sonrasında karşılaşılan 'ciğer sönme' iddiasının doğru olup olmadığını sorduğumuzda Özyürtkan, "Direkt olarak yol açmıyor fakat, elektronik sigara konusunda normal sigara şeklinde yola çıktığımızda yarattığı etkiler nerdeyse benzer. Akciğerlerde KOAH dediğimiz bronşit hastalığını yaratır ve bu bronşitin alt türlerinden bir tanesi ise akciğerin baloncuklaşıp şişmesi olarak tabir edilen amfizem rahatsızlığı. Amfizem rahatsızlığını hem sigara hem de elektronik sigara sebebiyet veriyor. Ve amfizem rahatsızlığında akciğerlerde birtakım hava kesecikleri meydana gelirler ve bunlar bir sebepten dolayı patlarlar. Akciğerleri bir lastiğe benzetirsek bu patlama sonucu lastik söndü, akciğer söndü dediğimiz tabirlerle karşılaşabiliyoruz. Ama direkt olarak elektronik sigara sebebiyet veriyor diyemeyiz şöyle diyebiliriz, akciğerde tahribat yaratıp olmasına sebep oluyor diyebiliriz" şeklinde yanıt verdi. ELEKTRONİK SİGARA KULLANIMIN YAŞI NEDEN BU KADAR DÜŞTÜ? Sigaraya başlama yaşının gençlerde oldukça düştüğü ve diğer yandan elektronik sigaranın kullanımıyla yaş grafiğinin de olumsuz etkilendiğini gözlemleyebiliyoruz. Bu durumu bir uzman olarak nasıl değerlendiriyorsunuz diye sorduğumuzda Özyurtkan, "Bu gerçekten de önemli bir konu hatta yayınlanan bilgiler de bunu destekliyor. Ülkemize yönelik veriler biraz sıkıntı fakat, dünyada özellikle Amerika'dan örnek verecek olursam; Son 3 yıl içerisinde 2.2 milyon öğrencinin elektronik sigaraya başladığı çalışmalarla gösterilmiş. Ve bu araştırmada ortaokul ve lise ayrımları da söz konusu. Örnek vermek gerekirse, Amerika'da elektronik sigaraya başlama oranı ortaokulda %0.6 iken 3 yıl sonraki ölçümlerde %4'e kadar yükselirken lisede ise bu rakam, %9'dan %14'e yükselmiş. Amerika bu durumu dökümante edebilmiş. Şimdi bizim ülkemize baktığımızda ise bu kadar belli rakamlar yok ama bazı dernek ve kuruluşların yaptığı çalışmalar var. Mesela, 18-20 yaş altı arasındaki popülasyonun %20'sinden fazlasının elektronik sigarayı en az bir kere denedikleri ortaya çıkmış. Ve yaklaşık olarak 4 bin genci kapsayan, 69 şehirde yapılmış bir anket çalışmasında gençlerin; 'sigaradan daha zararsız, başlayacaksam buna başlarım' şeklindeki görüşlerinin %18 olduğu kaydedilmiş. Bence bu hoş bir rakam değil. Burada tabi gençleri etkileyen olaylar üreticilerin yarattığı yanlış algılar. Örneğin 'nikotin az sigarayı bırakmak için iyi olur' algısı bunu için 'etkilidir' diye piyasaya sürüldü. Nargile olarak da değerlendirildiğinde çeşitli tatlar içerdiği için gençlere daha cazip geliyor. Bu konuda bizi korkutan da gençlerin sağlık verilerine değil de üreticilerin sözlerine inanması. Elektronik sigaranın da sigara kadar zararlı olduğu Bununla alakalı bir sürü çalışma yapıldı" dedi. AİLELER VE TOPLUM NASIL BİR TUTUM SERGİLEMELİ? Elektronik sigara kullanımıyla alakalı aileler ve toplumun kanaat önderlerinin tutumu nasıl olmalı, sorusuna cevap veren Özyurtkan "Bizler bilinçli gençlik ve toplum için uğraşıyoruz zaten güzel kademeler kaydettik. Hukuki olarak ülkemizde bu savaş gayet güzel bir şekilde devam ediyor. Hem sigara hem de tütün ürünleri, içinde elektronik sigara da dahil tabii. Ülkemize elektronik sigara 2007 yılında girdi. 2008 yılında Sağlık Bakanlığı'nın elektronik sigara satışına müsaade edilmeyeceğine dair aldığı karar var. 2013 yılında 4207 sayılı tütün ürünlerinin zararlarını önlenmesine dair kanun var ve buna elektronik sigara da dahil edilmiş durumda. Ve yine elektronik sigaranın yasal yollardan değil de kaçak yollardan ülkeye girişi münasebetiyle, kaçakçılıkla mücadele kanunun bile maddeleri arasında yer verilmiş. Kısaca, hem kullanımı için, hem de ülkeye sokulmaması için yöneticiler gerekli çabayı sarf etmiş vaziyetteler. İlgili kanunlar da çıkarılmış. Şimdi bir anne-baba, bir yetişkin, bir öğretmen olarak ya da sözü geçen birileri olarak bizim yapmamız gereken bu çıkarılan kanunların ülkemizde düzgün uygulanmasına ve gençlerimizin buna yönelik bilimsel verileri göz önüne alıp da hayatlarını daha tütünsüz geçirmelerine ön ayak olmalıyız. Bu konuyla alakalı farkındalık toplantıları arttırılabilir, gençlerin olduğu yerlerde bu duruma yönelik tanıtımlar yapılabilir, doğruyu onlara göstermek yani firmaların dediği gibi 'zararsızdır' lafını kırıp, 'zararlı ve lütfen kullanmayın' mesajını verebilmek için seminerler oluşturulabilir. Özellikle de Yeşilay haftası gibi önemli günlerde okullarda bu konuya ağırlık verilebilir. Bizlerin yetişkin olarak üzerimize düşen şeyler bunlar" ifadelerini kullandı.   ELEKTRONİK SİGARA BIRAKILDIĞINDA VÜCUT NE KADAR SÜREDE KENDİNİ TOPARLIYOR? Bir gencin elektronik sigara kullanmasına karşı ailelerin tepkisi nasıl olmalı dediğimizde ise Özyurtkan, "Elektronik sigaranın verdiği tahribatla alakalı verileri gençlere göstermek oldukça faydalıdır. Fakat bunu yapan bir ebeveynin de sigara içmiyor olması gerekiyor, yani kötü örnek olmayacaklar öncelikle. Kendisi de sağlıklı bir hayat sürüyor olacak ki çocuklarına örnek olabilsin. Ebeveynler çocuklarını ne kadar bilinçli yetiştirirlerse o kadar iyi. Yani bizler de birçok şeyi kitaplardan okuduğumuz kadar anne ve babamızdan da görerek öğreniyoruz. Yanı şeyi de biz kendimizden küçüklere bu şekilde aktarıyoruz. Örneğin, 'kanun var içemezsin' deyip sert bir şekilde konuşmak var bir de daha nazik bir şekilde 'zaten biz de içmiyoruz gördüğün gibi biz sağlık yanındayız bizi örnek al' diye nazik yolla dile getirmek var" dedi.   "SAĞLIKLI BİR TOPLUM İÇİN VÜCUDA ZARAR VEREN ALIŞKANLIKLARDAN UZAK DURMAK ŞART" Elektronik sigarayı uzun süre kullanan biri daha sonrasında bırakmaya karar verirse bunun vücuttan atılması ne kadar sürer sorusuna yanıt veren Özyurtkan, "Şimdi, bu duruma yine normal sigara örneğiyle yaklaşacağım. Çünkü elektronik sigara son 20 yıldır dünya çapında olduğu için, kısa ve orta vadede etkilerini biliyoruz fakat uzun dönemdeki etkilerini bilmiyoruz. Sigara üzerinden konuşacak olursak, bir insan sigarayı içmeyi bırakırsa yaklaşık 8 ila 12 yıl içerisinde akciğerleri hiç sigara içilmemiş eski formuna dönebiliyor. Bu gösterildi, benzer etkiler muhtemelen elektronik sigaranın bırakılmasında da karşımıza çıkacaktır. Ama dediğim gibi daha 15-20 yıllık bir hadiseyle karşı karşıyayız orta dönemde olan etkilerini biliyoruz ama uzun dönem etkileri için daha konuşmak erken" ifadelerini kullandı. "BU AY AKCİĞER KANSERİ FARKINDALIK AYI" Son olarak konuyla alakalı düşüncelerini belirten Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, "Sigara ve elektronik sigara deyince aklımıza akciğer kanseri geliyor, zaten kasım ayındayız Akciğer Kanseri farkındalık ayı. Bu konuyla ilgili hem dünyada hem de ülkemizde duyurular yapılıyor kamusal alanlarda da. Benim bu konuyla ilgili önerim; biz güzel bir yaşam geçirip çevremize faydalı olmak için bu dünyadayız ve bunu için kötü alışkanlıklardan uzak durmamız gerekiyor. Sigaranın ötesinde; alkol, uyuşturucu gibi hepsini aynı yere katabilirsiniz. Mantıklı güzel bireyler olalım ki, çevre ve toplum sağlığı düzgün devam etsin. Hastalıkların sayısı da giderek azalsın. İşin ucunda akciğer kanseri azalırsa biz tedavi edecek hasta bulamayız durumuna geliyoruz, varsın öyle olsun. İnsanların kanser olma ihtimali azalsın, bunu ortadan kaldırmak için en önemli etken sigaradan ve elektronik sigaradan mümkün olduğunca uzak durmak lazım. Sağlıklı bir toplum için herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi lazım" dedi.
Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, elektronik sigaranın gençlerde yarattığı tahribatı ve toplumun farkında olmadığı riskleri anlatarak, “Elektronik sigara sanıldığı gibi zararsız değil, akciğerlerde ciddi bozulmalara yol açıyor” dedi.

ÖZEL HABER/ YAĞMUR ERTÜRK

Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, elektronik sigaranın gençlerde yarattığı tahribatı ve toplumun farkında olmadığı riskleri anlattı.

GENÇLERİ ELEKTRONİK İSGARAYA İTEN SOSYAL VE PSİKLOJİK SEBEPLER

Elektronik sigaraya başlamada gençleri en çok etkileyen sosyal ve psikolojik faktörlerin ne olduğuyla ilgili konuşarak başladığımız röportajımızda Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan bu alışkanlığın neden olduğu bazı etkenlerden bahsetti. Özyurtkan, "Bu konu aslında geniş bir mesele fakat benzer yanları olduğu için sigara üzerinden örneklendirebiliriz. Yani gençler sigaraya ne sebeple başlıyorsan elektronik sigaraya da o sebeple başlıyor. Örneğin; arkadaşlar birbirinden göre göre, can sıkıntısı, 'ben büyüdüm' gibi söylemlerle kendilerini topluma kabul ettirme göstergesi olarak düşünebiliyorlar. Bu durumun çeşitli psikolojik etmenleri de var ama elektronik sigara bunlardan biraz daha ilerde. Çünkü gençler aklı başında kişiler sigaranın zararlarını biliyorlar, bile bile başlıyorlar. Fakat elektronik sigaranın piyasaya sunulurken 'daha az zararlı' şeklindeki yanlış reklama belki daha fazla kandıkları için elektronik sigara kullanımına biraz daha önem verip, 'sigaraya başlayınca kötü oluyor ama elektronik sigara daha az kötü bu yüzden onu tercih ediyoruz' demeye yönlenmiş olabiliyorlar. Bu şekilde gençler elektronik sigaraya daha fazla kayma düşüncesindeler şu anda" şeklinde konuştu.

ELEKTRONİK SİGARANIN AKCİĞERLERDE BIRAKTIĞI TIBBİ TAHRİBAT

Elektronik sigaranın akciğerlerde kısa ve uzun vadede oluşturduğu tıbbi etkileri açıklayan Özyurtkan, " Elektronik sigaranın normal sigardan birkaç farkı var. bunların arasında en önemlisi tütün içermemesi. Tütün içermemesi akciğere sigara kadar büyük bir etki vermiyor. Lakin içeriğine baktığımız zaman tütün içermemesine rağmen yine nikotin içermekte ve yine zararlı, kanserojen maddeleri sigara gibi içerisinde bulunduruyor. Dolayısıyla elektronik sigara, sigaranın akciğerde bıraktığı zararı bizde bırakıyor. Yani ne biliyoruz biz bunun hakkında; akciğer kanserine zemin hazırlıyor, akciğerin dokusunda yani hava yolu dediğimiz hava pasaj yolunda iltihaplanmalar yaratıyor, o bölgenin yapısını bozuyor ve zamanla o bölgeyi kanserleştirmeye başlıyor. Öncelikle dumanı içlerine çektiği zaman gençler, duman önce boğazdan geçiyor boğazımızda yanıklar, tahriş, öksürük gibi sıkıntılar yaratabiliyor. Akciğerlere ulaştığı zaman zatürreye sebebiyet vermesinin yanında akciğerlerin çalışma ritmini bozuyor. Bir de literatüre geçmiş bir tabir var, elektronik sigara kullanımına bağlı akciğer hasarı diye özel bir tabir yaratıldı. Çünkü bu olayların bir araya gelmesi yani; akciğerde atipik dediğimiz normalden farklı zatürre türlerinin görülmesi, akciğerde bazı yapısal bozuklukların meydana gelmesi hepsi birleşiyor ve genelde bu birleşmenin elektronik sigara kullananlarda daha sık görüldüğünü bilim insanları keşfediyor. Bu tabirin doğuşu da bu şekilde olmuş diyebiliriz. Ama dediğim gibi nikotinin ve normal sigaranın yarattığı zararları; kanser, bronşit, astım, alerji, amfizem gibi durumlar elektronik sigara kullanımında da gayet fazla oranda görmekteyiz" dedi.

'CİĞER SÖNMESİ' İDDİASI NE KADAR DOĞRU?

Sosyal medyada sıkça gördüğümüz elektronik sigara kullanımı sonrasında karşılaşılan 'ciğer sönme' iddiasının doğru olup olmadığını sorduğumuzda Özyürtkan, "Direkt olarak yol açmıyor fakat, elektronik sigara konusunda normal sigara şeklinde yola çıktığımızda yarattığı etkiler nerdeyse benzer. Akciğerlerde KOAH dediğimiz bronşit hastalığını yaratır ve bu bronşitin alt türlerinden bir tanesi ise akciğerin baloncuklaşıp şişmesi olarak tabir edilen amfizem rahatsızlığı. Amfizem rahatsızlığını hem sigara hem de elektronik sigara sebebiyet veriyor. Ve amfizem rahatsızlığında akciğerlerde birtakım hava kesecikleri meydana gelirler ve bunlar bir sebepten dolayı patlarlar. Akciğerleri bir lastiğe benzetirsek bu patlama sonucu lastik söndü, akciğer söndü dediğimiz tabirlerle karşılaşabiliyoruz. Ama direkt olarak elektronik sigara sebebiyet veriyor diyemeyiz şöyle diyebiliriz, akciğerde tahribat yaratıp olmasına sebep oluyor diyebiliriz" şeklinde yanıt verdi.

ELEKTRONİK SİGARA KULLANIMIN YAŞI NEDEN BU KADAR DÜŞTÜ?

Sigaraya başlama yaşının gençlerde oldukça düştüğü ve diğer yandan elektronik sigaranın kullanımıyla yaş grafiğinin de olumsuz etkilendiğini gözlemleyebiliyoruz. Bu durumu bir uzman olarak nasıl değerlendiriyorsunuz diye sorduğumuzda Özyurtkan, "Bu gerçekten de önemli bir konu hatta yayınlanan bilgiler de bunu destekliyor. Ülkemize yönelik veriler biraz sıkıntı fakat, dünyada özellikle Amerika'dan örnek verecek olursam; Son 3 yıl içerisinde 2.2 milyon öğrencinin elektronik sigaraya başladığı çalışmalarla gösterilmiş. Ve bu araştırmada ortaokul ve lise ayrımları da söz konusu. Örnek vermek gerekirse, Amerika'da elektronik sigaraya başlama oranı ortaokulda %0.6 iken 3 yıl sonraki ölçümlerde %4'e kadar yükselirken lisede ise bu rakam, %9'dan %14'e yükselmiş. Amerika bu durumu dökümante edebilmiş. Şimdi bizim ülkemize baktığımızda ise bu kadar belli rakamlar yok ama bazı dernek ve kuruluşların yaptığı çalışmalar var. Mesela, 18-20 yaş altı arasındaki popülasyonun %20'sinden fazlasının elektronik sigarayı en az bir kere denedikleri ortaya çıkmış. Ve yaklaşık olarak 4 bin genci kapsayan, 69 şehirde yapılmış bir anket çalışmasında gençlerin; 'sigaradan daha zararsız, başlayacaksam buna başlarım' şeklindeki görüşlerinin %18 olduğu kaydedilmiş. Bence bu hoş bir rakam değil. Burada tabi gençleri etkileyen olaylar üreticilerin yarattığı yanlış algılar. Örneğin 'nikotin az sigarayı bırakmak için iyi olur' algısı bunu için 'etkilidir' diye piyasaya sürüldü. Nargile olarak da değerlendirildiğinde çeşitli tatlar içerdiği için gençlere daha cazip geliyor. Bu konuda bizi korkutan da gençlerin sağlık verilerine değil de üreticilerin sözlerine inanması. Elektronik sigaranın da sigara kadar zararlı olduğu Bununla alakalı bir sürü çalışma yapıldı" dedi.

AİLELER VE TOPLUM NASIL BİR TUTUM SERGİLEMELİ?

Elektronik sigara kullanımıyla alakalı aileler ve toplumun kanaat önderlerinin tutumu nasıl olmalı, sorusuna cevap veren Özyurtkan "Bizler bilinçli gençlik ve toplum için uğraşıyoruz zaten güzel kademeler kaydettik. Hukuki olarak ülkemizde bu savaş gayet güzel bir şekilde devam ediyor. Hem sigara hem de tütün ürünleri, içinde elektronik sigara da dahil tabii. Ülkemize elektronik sigara 2007 yılında girdi. 2008 yılında Sağlık Bakanlığı'nın elektronik sigara satışına müsaade edilmeyeceğine dair aldığı karar var. 2013 yılında 4207 sayılı tütün ürünlerinin zararlarını önlenmesine dair kanun var ve buna elektronik sigara da dahil edilmiş durumda. Ve yine elektronik sigaranın yasal yollardan değil de kaçak yollardan ülkeye girişi münasebetiyle, kaçakçılıkla mücadele kanunun bile maddeleri arasında yer verilmiş. Kısaca, hem kullanımı için, hem de ülkeye sokulmaması için yöneticiler gerekli çabayı sarf etmiş vaziyetteler. İlgili kanunlar da çıkarılmış. Şimdi bir anne-baba, bir yetişkin, bir öğretmen olarak ya da sözü geçen birileri olarak bizim yapmamız gereken bu çıkarılan kanunların ülkemizde düzgün uygulanmasına ve gençlerimizin buna yönelik bilimsel verileri göz önüne alıp da hayatlarını daha tütünsüz geçirmelerine ön ayak olmalıyız. Bu konuyla alakalı farkındalık toplantıları arttırılabilir, gençlerin olduğu yerlerde bu duruma yönelik tanıtımlar yapılabilir, doğruyu onlara göstermek yani firmaların dediği gibi 'zararsızdır' lafını kırıp, 'zararlı ve lütfen kullanmayın' mesajını verebilmek için seminerler oluşturulabilir. Özellikle de Yeşilay haftası gibi önemli günlerde okullarda bu konuya ağırlık verilebilir. Bizlerin yetişkin olarak üzerimize düşen şeyler bunlar" ifadelerini kullandı.

 

ELEKTRONİK SİGARA BIRAKILDIĞINDA VÜCUT NE KADAR SÜREDE KENDİNİ TOPARLIYOR?

Bir gencin elektronik sigara kullanmasına karşı ailelerin tepkisi nasıl olmalı dediğimizde ise Özyurtkan, " Elektronik sigaranın verdiği tahribatla alakalı verileri gençlere göstermek oldukça faydalıdır. Fakat bunu yapan bir ebeveynin de sigara içmiyor olması gerekiyor, yani kötü örnek olmayacaklar öncelikle. Kendisi de sağlıklı bir hayat sürüyor olacak ki çocuklarına örnek olabilsin. Ebeveynler çocuklarını ne kadar bilinçli yetiştirirlerse o kadar iyi. Yani bizler de birçok şeyi kitaplardan okuduğumuz kadar anne ve babamızdan da görerek öğreniyoruz. Yanı şeyi de biz kendimizden küçüklere bu şekilde aktarıyoruz. Örneğin, 'kanun var içemezsin' deyip sert bir şekilde konuşmak var bir de daha nazik bir şekilde 'zaten biz de içmiyoruz gördüğün gibi biz sağlık yanındayız bizi örnek al' diye nazik yolla dile getirmek var" dedi.

 

"SAĞLIKLI BİR TOPLUM İÇİN VÜCUDA ZARAR VEREN ALIŞKANLIKLARDAN UZAK DURMAK ŞART"

Elektronik sigarayı uzun süre kullanan biri daha sonrasında bırakmaya karar verirse bunun vücuttan atılması ne kadar sürer sorusuna yanıt veren Özyurtkan, "Şimdi, bu duruma yine normal sigara örneğiyle yaklaşacağım. Çünkü elektronik sigara son 20 yıldır dünya çapında olduğu için, kısa ve orta vadede etkilerini biliyoruz fakat uzun dönemdeki etkilerini bilmiyoruz. Sigara üzerinden konuşacak olursak, bir insan sigarayı içmeyi bırakırsa yaklaşık 8 ila 12 yıl içerisinde akciğerleri hiç sigara içilmemiş eski formuna dönebiliyor. Bu gösterildi, benzer etkiler muhtemelen elektronik sigaranın bırakılmasında da karşımıza çıkacaktır. Ama dediğim gibi daha 15-20 yıllık bir hadiseyle karşı karşıyayız orta dönemde olan etkilerini biliyoruz ama uzun dönem etkileri için daha konuşmak erken" ifadelerini kullandı.

"BU AY AKCİĞER KANSERİ FARKINDALIK AYI"

Son olarak konuyla alakalı düşüncelerini belirten Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, " Sigara ve elektronik sigara deyince aklımıza akciğer kanseri geliyor, zaten kasım ayındayız Akciğer Kanseri farkındalık ayı. Bu konuyla ilgili hem dünyada hem de ülkemizde duyurular yapılıyor kamusal alanlarda da. Benim bu konuyla ilgili önerim; biz güzel bir yaşam geçirip çevremize faydalı olmak için bu dünyadayız ve bunu için kötü alışkanlıklardan uzak durmamız gerekiyor. Sigaranın ötesinde; alkol, uyuşturucu gibi hepsini aynı yere katabilirsiniz. Mantıklı güzel bireyler olalım ki, çevre ve toplum sağlığı düzgün devam etsin. Hastalıkların sayısı da giderek azalsın. İşin ucunda akciğer kanseri azalırsa biz tedavi edecek hasta bulamayız durumuna geliyoruz, varsın öyle olsun. İnsanların kanser olma ihtimali azalsın, bunu ortadan kaldırmak için en önemli etken sigaradan ve elektronik sigaradan mümkün olduğunca uzak durmak lazım. Sağlıklı bir toplum için herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi lazım" dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (1 )

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sariyersoz.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
selin
(24.11.2025 15:10 - #346)
çok yararlı bir haber olmuş teşekkürler
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sariyersoz.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.