Herkes Çernobil mutasyonu sanıyordu: Mavi köpeklerin rengi ne nükleer ne de evrimsel çıktı

Ekim ayında Çernobil’in yasak bölgesinde görüntülenen ve radyasyonun neden olduğu mutasyon şüphesi uyandıran mavi tüylü köpeklerin renginin sırrı çözüldü. Yetkililer, sosyal medyada dolaşan radyasyon kaynaklı değişim iddialarının aksine, köpeklerin devrilmiş bir portatif tuvaletten yayılan mavi kimyasal maddeye temas ettiğini açıkladı.

Sovyetler döneminde yaşanan nükleer felaket sonrasında Çernobil bölgesinde bırakılan evcil hayvanların torunları, kısırlaştırma projelerine rağmen varlıklarını sürdürüyor. Bölgede Ekim ayında ortaya çıkan ve tüyleri tamamen mavi renge bürünen bu köpekler, hem bilim dünyasının hem de kamuoyunun dikkatini çekmiş, akıllara hemen mutasyon ihtimalini getirmişti. SEBEBİ RADYASYON DEĞİLMİŞ Çernobil’in Köpekleri (Dogs of Chernobyl) ekibi tarafından kısırlaştırma çalışmaları sırasında karşılaşılan tamamen mavi renkteki bu üç köpek, bilim insanlarını da şaşırtmıştı. Ancak Konuya ilişkin açıklama yapan Çernobil’in Köpekleri Programı’ndan bilim insanı Timothy Mousseau, renk değişiminin nükleer etkiyle bir ilgisi olmadığını kesin bir dille belirtti. Mousseau, mavi rengin nedenini, köpeklerin devrilmiş bir portatif tuvaletten dökülen mavi renkteki maddeyle temas etmesine bağladı. Mousseau, köpeklerin sağlıksız davranışlar sergileme eğiliminde olabileceğine dikkat çekerek, şu ifadeyi kullandı: "Mavi renk, köpeğin sağlıksız davranışlarının bir işareti olabilir. Köpek sahipleri bilir, birçok köpek dışkı da dahil olmak üzere bulduğu her şeyi yiyebilir." 1986 nükleer felaketinin ardından bölgede kalmaya devam eden evcil hayvanların nesilleri, yüksek radyasyonlu Çernobil çevresinde yaşam mücadelesini sürdürüyor. 2024 yılında yayımlanan bir araştırma, bu köpeklerin nesiller boyunca yüksek radyasyon, ağır metal ve çevresel kirlilik gibi zorlu şartlara karşı belirgin bir dayanıklılık geliştirdiğini ortaya koymuştu. Ancak uzmanlar, köpeklerin tüylerinin maviye dönmesinin bu tür biyolojik adaptasyonlarla ilgisi olmadığını ve olayın kimyasal temastan kaynaklandığını vurguladı.